10 Aralık 2009 Perşembe

tentiküller

çünkü neden devam ettiğini bilmiyorsun. bir şekilde bir yoldasın. kaptırmış gidiyorsun. o esnada nereye kadar keyfin devam edecek bilmiyorsun. sonra makul bir "ara" geliyor. ara geldiğinde bir süre için duracağını ve tekrar aynı projeye devam etmeden önce belirsiz bir sürenin geçeceğini biliyorsun çünkü çok şey ertelemişsin ve kenara yığmışsın sonra sonra diye... fikirlerin nerden nasıl geldiklerinin belli olmaması gibi, belki de bir daha kaptırmayacaksın ve çalışmayacaksın. belki herşey yarıda kalacak. e yarıda kalsın. yaptıklarına bir anlam atfettiğin yok ki. belki de orda noktayı korsun. yok koymuyorsun. birden kendini tekrar kaptırmış buluyorsun. ama dalga dalga inip çıkıyorsun. dağılıyorsun, kendini ilgisiz şeylerle uğraşırken buluyorsun, sonra bir bakmışsın ilgisiz dediğin şeyleri sistemine öyle bir entegre edivermişsin ki sanki ilahi bir plan işliyor. her şey herşeye bağlanıyor, her şey işliyor, ilerliyor, tentiküllerin evreni 27 noktadan tarıyor.

2 yorum:

kaka dedi ki...

tekrar oturup design games v.2.0'a başlayacaktınız araştırmacı? eliniz varmıyor bakıyorum!

gonulsuz arastirmaci dedi ki...

sizin yüzünüden kakadece, okumayı bırakmıyorsunuz, bünyeyi işgal ettiniz.. bütün gün koltuğa yayılıp kar manzarasına karşı tıkır tıkır tıkır okumaktasınız.. bırakın da biraz da biz çalışalım ajandamız var, abstract falan yazacağız, işler hep kaldı...